Türkiye, dünyada kayısı üretiminde önemli bir yere sahip olup, bu meyvenin başkenti olarak bilinen Malatya’da kayısı sezonu, bu yıl beklenmedik zorluklarla karşı karşıya kaldı. Üreticiler, hava koşularının olumsuz etkileri ve pazar koşullarının zorluğuyla mücadele ederken, ilçede kayısı üretiminde geçen yıla göre yaklaşık yüzde 30 oranında bir düşüş yaşandığı bildiriliyor. Bu durum, hem bölge ekonomisini hem de çiftçilerin gelir düzeyini olumsuz etkilemesi açısından endişe verici bir tablo oluşturuyor.
Malatya'nın kayısı üretimi, yerel ekonominin bel kemiğini oluştururken, bu meyve ülke genelinde de önemli bir ihraç kalemi olarak değerlendirilmektedir. Her yıl binlerce ton kayısı, yurtiçine ve yurtdışına pazarlanmaktadır. Ancak bu yıl yaşanan yüzde 30’luk düşüş, çiftçilerin yanı sıra ticaretle uğraşan birçok kesimi de olumsuz etkilemektedir. Dükkan sahipleri, kayısı alımında yaşanan azalmalar nedeniyle satışların düştüğünü ifade ediyor. Ayrıca, kayısı ile ilgili çeşitli iş alanlarında çalışan pek çok kişinin işsiz kalma riskiyle karşı karşıya olduğu özellikle vurgulanıyor.
Yerel üreticiler, bu durumun yıl içerisinde yaşanan zorlu hava koşullarına, özellikle de don olaylarına bağlandığını ifade ediyor. Mart ve nisan aylarında meydana gelen ani sıcak düşüşleri ve yağışlar, çiçeklenme döneminde kayısı ağaçlarına büyük zarar vermiştir. Çiftçiler, daha sağlıklı bir sezon geçirebilmek amacıyla tarımda biyoteknolojik yöntemlere ve modern sulama tekniklerine yönelmeye çalışıyorlar. Ancak bu tür yeniliklerin uygulanması, maddi birikimleri kısıtlı olan pek çok küçük çiftçi için kolay olmamaktadır.
Hükümet yetkilileri, kayısı üretiminde yaşanan bu düşüşü dikkate alarak, çiftçilere destek sağlamak amacıyla çeşitli projeler üzerinde çalıştıklarını belirtmektedir. Ancak, bu tür desteklerin ne ölçüde etkili olacağı ve çiftçilerin yaşadığı ekonomik kayıpları karşılayıp karşılamayacağı konusunda henüz net bir bilgi bulunmamaktadır. Bu belirsizlik, çiftçilerin gelecek sezon için plan yapmalarını zorlaştırmakta ve moral motivasyonlarını olumsuz yönde etkilemektedir.
Kayısının yanı sıra diğer tarım ürünleri üzerinde de benzer olumsuz etkilerin yaşandığı gözlemlenmektedir. Üretim kaybının yanında, tarımsal üretim alanında yaşanan bu sıkıntılar, gıda güvenliği açısından da kaygı verici bir tablo oluşturuyor. Kentteki birçok tarım uzmanı, bu durumun aşılması için hem devlet desteğinin artırılması hem de çiftçilerin eğitilmesi gerektiğini vurguluyor. Tarımsal üretimde sürdürülebilir ve kalıcı çözümler üretilmediği sürece, benzer sorunların tekrarlanabileceği düşünülmektedir.
Bölgedeki yetiştiriciler, artık sadece mali destek beklemenin ötesinde, tarımsal üretim ve pazarlama stratejilerinin de gözden geçirilmesi gerektiğine inanmaktadır. Bu bağlamda, hem eğitim programları hem de yenilikçi tekniklerin yaygınlaşması adına atılacak adımların büyük önemi bulunmaktadır. Özellikle genç çiftçilerin desteklenmesi ve köylere dönmelerinin teşvik edilmesi, sektördeki geleceği belirleyen bir etken durumundadır.
Sonuç olarak, Malatya’nın sofralık kayısı üretiminde yaşanan düşüş, sadece bölge çiftçilerini değil, tüm tarım sektörünü etkilemektedir. Çiftçiler, yenilikçi yöntemlere ve desteklere ihtiyaç duymakta, aynı zamanda hükümetten daha etkin çözümler beklemektedir. Sektördeki belirsizliklerin ortadan kaldırılması, sağlıklı bir gıda üretim sürecinin yeniden inşası için şart görünmektedir.